VAKIA SURESİ OKUNUŞU, Vakıa Suresi Arapça Yazılışı, Türkçe Anlamı ve Diyanet Meali
Vakıa Suresi, Kur'an'ın 56. suresidir. Mekke'de inmiştir, 96 ayettir. "Kesinlikle gerçekleşecek olay" anlamına gelir ve faziletleriyle bilinir.
Vakıa Suresinin Anlamı ve Fazileti
Vakıa Suresi, Kur’an-ı Kerim’in en faziletli surelerinden biridir ve 96 ayetten oluşur. Adını ilk ayette geçen “Vakıa” kelimesinden alır; “mutlaka gerçekleşecek olay” anlamındadır. Mekke döneminde nazil olmuştur. Uzunluğu nedeniyle ezberlemesi zor olsa da hadislerde faziletine dair pek çok bilgi yer alır. Müslümanlar için büyük öneme sahiptir.
Vakıa Suresi Arapça Okuşunuşu
Bismillahirrahmanirrahim
İza veka'atilvaki'atu
Leyse livak'atiha kazibetun
Hafıdatun rafi'tun
İza ruccetil'ardu reccen
Ve bussetilcibalu bessen
Ve fekanet hebaen munbessen
Ve kuntum ezvacen selaseten
Feashabulmeymeneti ma ashabulmeymeneti
Ve ashabulmeş'emeti ma ashabulmeş'emeti
Vessabikunessabikune
Ulaikelmukarrabune
Fiy cennatin na'ıymi
Sulletun minel'evveliyne
Ve kaliylun minel'ahıriyne
'Ala sururin medunetun
Muttekiiyne 'aleyha mutekabiliyne
Yetufu 'aleyhim veldanun muhalledune
Biekvabin ve ebariyka ve ke'sin min ma'ıynin
La yusadda'une 'anha ve la yunzifune
Ve fakihetin mimma yetehayyerune
Ve lahmi tayrin mimma yeştehune
Ve hurun 'ıynun
Keemsalillu'luilmeknuni
Cezaen bima kanu ya'melune
La yesme'une fiyha lağven ve la te'siymen
İlla kıylen selamen selamen
Ve ashabulyemiyni ma ashabulyemiyni
Fiy sidrin mahdudin
Ve talhın mendudin
Ve zıllin memdudin
Ve main meskubin
Ve fakihetin kesiyretin
La maktu'atin ve la memnu'atin
Ve furuşin merfu'atin
İnna enşe'nahunne inşaen
Fece'alnahunne ebkaren
'Uruben etraben
Liashabilyemiyni
Sulletun minel'evveliyne
Ve sulletun minelahiriyne
Ve ashabuşşimali ma ishabuşşimali
Fiy semumin ve hamiymin
Ve zıllin min yahmumin
La baridin ve la keriymin
İnnehum kanu kable zalike mutrefiyne
Ve kanu yusırrune 'alelhınsil'azıymi
Ve kanu yekulune eiza mitna ve kunna turaben ve 'ızamen einne lemeb'usune
Eve abaunel'evvelune
Kul innel'evveliyne vel'ahıriyne
Lemecmu'une ila miykati yevmin ma'lumin
Summe innekum eyyuheddallunelmukezzibune
Leakilune min şecerin min zakkumin
Femaliune minhelbutune
Feşaribune 'aleyhi minelhamiymi
Feşaribune şurbelhiymi
Haza nuzuluhum yevmeddiyni
Nahnu halaknakum felevla tusaddikune
Efereeytum ma tumnune
Eentum tahlukunehu em nahnulhalikune
Nahnu kadderna beynekumulmevte ve ma nahnu bimesbukıyne
'Ala en nubeddile emsalekum ve nunşiekum fiy ma la ta'lemune
Ve lekad 'alimtumunneş'etel'ula felevla tezekkerune
Efereeytum ma tahrusune
Eeentum tezre'unehu em nahnuzzari'une
Lev neşa'u lece'alnahu hutamen fezaltum tefekkehune
İnna lemuğremune
Bel nahnu mahrumune
Efereeytumulmaelleziy teşrebune
Eentum enzeltumuhu minelmizni em nahnulmunzilune
Lev neşa'u ce'alnahu ucacen felevla teşkurune
Efereeytumunnarelletiy turune
Eentum enşe'tum şecereteha em nahnul munşiune
Nahnu ce'alnaha tezkireten ve meta'an lilmukviyne
Fesibbıh bismi rabbikel'azıymi
Fe lâ uksimu bi mevâkiin nucûm(nucûmi)
Ve innehu lekasemun lev ta'lemune 'azıymun
İnnehu lekur'anun keriymun
Fiy kitamin meknunin
La yemessuhu illâ-l mutahherûne
Tenziylun min rabbil'alemiyne
Efebihazelhadiysi entum mudhinune
Ve tec'alune rizkakum ennekum tukezzibune
Felevla iza beleğatilhulkume
Ve entum hıyneizin tenzurune
Ve nahnu akrebu ileyhi minkum ve lakin la tubsırune
Felevla in kuntum ğayre mediyniyne
Terci'uneha in kuntum sadikıyne
Feemma in kane minelmukarrebiyne
Feravhun ve reyhanun ve cennetu na'ıymin
Ve emma in kane min ashabilyemiyni
Feselamun leke min ashabilyemiyni
Ve emma in kane minelmukezzibiyneddalliyne
Fenuzulun min hamiymin
Ve tasliyetu cahıymin
İnne haza lehuve hakkulyakıyni
Fesebbih bismi rabbikel'azıymi
Vakıa Suresi Meali
Rahmân ve Rahîm olan Allah’ın adıyla
Kıyamet gerçekleştiğinde, kimse onu yalanlayamaz.
O, kimini alçaltır, kimini yüceltir.
Yeryüzü şiddetle sarsıldığında,
Dağlar parça parça dağıtıldığında,
Toz hâline gelip savrulduğunda,
Siz üç gruba ayrılacaksınız.
Sağ taraftakiler! Ne mutlu o sağcılar!
Sol taraftakiler! Ne bedbaht o solcular!
Önde gidenler ise gerçekten önde gidenlerdir.
Onlar Allah’a yaklaştırılmış kimselerdir.
Naîm cennetlerinde olacaklardır.
Onların çoğu öncekilerden,
Azı sonrakilerdendir.
Mücevherlerle süslü tahtlar üzerindedirler.
Karşılıklı otururlar.
Ebedî genç hizmetçiler etraflarında dolaşır.
Sürahiler, ibrikler ve pınardan dolan kadehler sunarlar.
İçkiden ne başları döner ne de akılları gider.
Seçtikleri meyveler, arzuladıkları kuş etleri önlerindedir.
Gözleri iri, saf hurilerle beraberdirler.
Sanki saklı inciler gibidirler.
Bu, yaptıklarına karşı bir mükâfattır.
Orada boş bir söz ya da günaha sokan bir şey duyulmaz.
Sadece “Selâm, selâm” sözleri işitilir.
Sağ taraftakiler! Ne mutlu o sağcılar!
Onlar dikensiz sedir ağaçları altındadır.
Meyveleri salkım salkım dizili muz ağaçları arasındadır.
Yayılmış sürekli bir gölge altındadırlar.
Çağlayan suların başındadırlar.
Tükenmeyen ve yasaklanmayan meyveler içindedirler.
Yüksek döşekler üzerindedirler.
Biz onları (hurileri) yepyeni bir yaratılışta yarattık.
Onları bakire, sevgi dolu ve hep bir yaşta kıldık.
Sağ taraftakiler için eşler yaptık.
Onların çoğu öncekilerden,
Bir kısmı da sonrakilerdendir.
Sol taraftakiler ise ne bedbaht kimselerdir!
Kızgın rüzgârlar ve kaynar sular içindedirler.
Kapkara, boğucu bir dumanın gölgesindedirler.
Ne serinlik vardır ne de rahatlık.
Çünkü onlar önceden bolluk içinde azmışlardı.
Büyük günah üzerinde ısrar ederlerdi.
“Toprak ve kemik olduktan sonra mı diriltileceğiz?” derlerdi.
“Atalarımız da mı?” derlerdi.
De ki: “Öncekiler ve sonrakiler, belli bir günde toplanacaktır.”
“Ey yalanlayıcılar! Zakkum ağacından yiyeceksiniz.”
“Karınlarınızı onunla dolduracaksınız.”
“Üzerine kaynar sudan içeceksiniz.”
“Susuz develer gibi içeceksiniz.”
“Bu, hesap günündeki paylarıdır.”
“Sizi biz yarattık; neden hâlâ doğrulamıyorsunuz?”
“Dölü siz mi yaratıyorsunuz, yoksa biz mi?”
“Ölümü aranızda biz takdir ettik; kimse önümüze geçemez.”
“Sizi benzerlerinizle değiştirmeye de gücümüz yeter.”
“İlk yaratılışı biliyorsunuz; ibret alsanıza!”
“Ektiğiniz tohuma ne dersiniz?”
“Onu bitiren siz misiniz, yoksa biz miyiz?”
“Dileseydik, onu kuru bir çöp yapardık.”
“Ve şaşkınlıkla ‘Ziyandayız, mahrum kaldık!’ derdiniz.”
“İçtiğiniz suya ne dersiniz?”
“Onu buluttan indiren siz misiniz, biz miyiz?”
“Dileseydik, onu acı yapardık. Neden şükretmiyorsunuz?”
“Yaktığınız ateşe ne dersiniz?”
“Onun ağacını siz mi yarattınız, yoksa biz mi?”
“Biz onu ibret ve fayda kaynağı yaptık.”
“O halde Rabbinin yüce adını tesbih et.”
“Yıldızların yerlerine yemin ederim, büyük bir yemindir.”
“Bu, yüce bir Kur’an’dır.”
“Korunmuş bir kitaptadır.”
“Ona ancak tertemiz olanlar dokunabilir.”
“Âlemlerin Rabbi’nden indirilmiştir.”
“Bu sözü mü küçümsüyorsunuz?”
“Allah’ın verdiği rızka nankörlük mü ediyorsunuz?”
“Can boğaza geldiğinde onu geri çevirsenize!”
“Oysa siz o an sadece bakarsınız.”
“Biz size sizden daha yakınız, ama göremezsiniz.”
“Eğer hesaba çekilmeyecekseniz, onu geri döndürsenize!”
“Allah’a yakın olanlar için rahatlık ve nimet cenneti vardır.”
“Sağ taraftakiler için ‘Selâm sana!’ denecektir.”
“Yalanlayanlar için kaynar su ve cehennem vardır.”
“Bu kesin bir gerçektir.”
“O halde yüce Rabbinin adını tesbih et.”
Ruh boğaza kadar geldiğinde, onu geri çevirebilir misiniz?
O anda sadece bakıp durursunuz.
Biz size sizden daha yakınız ama siz bunu fark etmezsiniz.
Eğer hesap verecek değilseniz, doğru iseniz ruhu geri döndürsenize!
Eğer ölen kimse Allah’a yakın olanlardansa,
Ona huzur, güzel bir rızık ve Naîm cennetleri vardır.
Eğer iyilerden, yani sağ taraftakilerden ise,
“Selâm sana, ey sağ taraftakilerden olan!” denir.
Fakat yalanlayan ve haktan sapanlardansa,
Ona kaynar sudan bir içecek vardır.
Ve cehenneme atılmak vardır.
Şüphesiz bu anlatılan, kesin bir gerçektir.
O halde yüce Rabbinin adını tesbih et.
Bu Habere Senin Tepkin Ne?
Okinoshima: Kadınların girmesinin yasak olduğu gizemli Japon adası
Xpeng Land Carrier: 2026’da Satışa Çıkacak Uçan Araba Modeli
1 milyar dolarlık Büyük Mısır Müzesi kapılarını açtı
Dört Çizgili Sarı Trafik Levhası Ne Anlama Geliyor?
Evrenin En Garip 5 Yasası ve Zamanın Tersine Aktığı Yerler
