Trump Döneminde Adalet Bakanlığı’nda Kitlesel İstifa: Avukatlar Neden Görevden Ayrıldı?

Trump yönetimi döneminde ABD Adalet Bakanlığı'nın politikalarını savunan birimde büyük çapta istifa yaşandı. Avukatlar, etik baskılar ve hukuken tartışmalı uygulamalar nedeniyle görevlerini bıraktı. Detaylar yazımızda.

Trump Döneminde Adalet Bakanlığı’nda Kitlesel İstifa: Avukatlar Neden Görevden Ayrıldı?
14.07.2025 - 17:25
02.08.2025

Trump Dönemindeki Hukuk Biriminde Büyük İstifa Dalgası

ABD Adalet Bakanlığı’nda, eski Başkan Donald Trump dönemine ait politikaların yargı önünde savunulmasından sorumlu olan birimde dikkat çeken bir istifa zinciri yaşandı. Federal Programlar Birimi’nde görev yapan yaklaşık 110 avukattan 69’u görevinden ayrıldı ya da ayrılacağını bildirdi. Bu gelişme, birimin toplam kadrosunun büyük bölümünün dağıldığını gösteriyor.

İstifaların Arkasındaki Nedenler

Görevden ayrılan avukatların en önemli gerekçeleri arasında aşırı iş yükü ve savunulması hukuki açıdan tartışmalı görülen politikaların mahkemede temsil edilme zorunluluğu öne çıkıyor. Bazı hukukçular ise mahkemelerde gerçekleri ya da hukuki durumları çarpıtmak yönünde baskı altında kalabilecekleri kaygısıyla istifa ettiklerini belirtiyor. Bu durumun, mesleki etik kurallar açısından ciddi sorunlara yol açabileceği ifade ediliyor.

Bazı Avukatlar Baskı Altında Kaldı

İstifa eden avukatlar, Trump yönetiminin bazı kararlarının anayasaya aykırı olduğu ya da yasal süreçler tam uygulanmadan alındığı gerekçesiyle savunulmasında zorlandıklarını belirtti. Birçok avukat mahkemeye neredeyse hiç bilgi verilmeden çıktıklarını ve Beyaz Saray’dan yeterli yönlendirme alamadıklarını ifade etti. Ayrıca, bazı hukukçuların siyasi görüşlerini değil, görevlerini yerine getirmeye çalıştığı halde baskıya maruz kaldığı vurgulandı.

Trump Yönetiminin Hukuki Sınırları Zorlaması

Trump yönetimi; doğumla vatandaşlık hakkının sınırlandırılması, Harvard Üniversitesi’nin fonlarının dondurulması gibi konularda iddialı ve hukuki sınırları zorlayan adımlar atmıştı. Bu girişimlerin savunulması da, Federal Programlar Birimi’nin ana görevi haline geldi.

Deneyimli Kadrolar Ayrılıyor

İstifalar arasında, 23 denetleyici konumundaki avukatın en az 10’u yer alıyor. Bu kişiler geçmiş yönetimlerde de görev yapmış, deneyimli hukukçular olarak biliniyor. Adalet Bakanlığı, kadroları yeniden doldurmak için farklı birimlerden geçici görevlendirmeler yaptı ve işe alım dondurmasından muafiyet aldı. Ayrıca, çok sayıda siyasi atama da bu birime yönlendirildi.

Yeni Avukatlar Hukuki Sınırları Zorluyor

Trump yanlısı muhafazakâr davalarda deneyimli bazı yeni avukatlar, siyasi sonuçlardan çekinmeden daha agresif hukuki savunmalar yürütüyor. Bu avukatlar, Trump yönetiminin politikalarını daha cesur şekilde temsil etmeye hazır olduklarını söylüyor.

Etik İhlal Endişesi Yaygın

Adalet Bakanlığı içinde, özellikle göçmen davalarında yapılan bazı savunmaların hukuki temelden yoksun olduğu ve bu nedenle bazı avukatların görevden alındığı iddia ediliyor. Örneğin, El Salvador’a yanlışlıkla sınır dışı edilen bir adamın davasında yeterince kararlı davranmadığı gerekçesiyle bir yönetici görevden alınmıştı. Bu kişi sonradan kamuoyuna açık bir ihbar mektubu yayımlayarak baskı altında kaldığını ileri sürdü.

Yargının Önüne Çıkarılan Kararnameler de Tartışmalıydı

Trump’ın bazı hukuk firmalarına yönelik çıkardığı başkanlık kararnamelerini savunmak da avukatları zorladı. Tüm bu kararlar mahkemeler tarafından anayasaya aykırı bulunarak iptal edildi.

Sonuç Olarak

Trump yönetimi döneminde Adalet Bakanlığı’nın savunma kadrosunda ciddi bir kan kaybı yaşandı. Avukatlar, görevlerini yerine getirme çabalarına rağmen etik riskler ve siyasi baskılarla karşı karşıya kaldı. Departmanın, bu eksikliği yeni atamalarla telafi etmeye çalıştığı görülüyor. Ancak uzmanlara göre, bu kadar hızlı ve agresif yasal manevralarla ilerlemek, hem hukuki hem de kurumsal açıdan tehlikeli bir zemin oluşturuyor.

Mobil Alt Banner