Trump’ın 1 Faiz Çağrısı Ne Anlama Geliyor? ABD Ekonomisi İçin Risk Oluşabilir

Trump, ABD Merkez Bankası’nın faiz oranını %1’e indirmesi gerektiğini söylüyor. Ancak bu seviyedeki faiz genellikle ekonomik kriz dönemlerinde görülür ve enflasyon riskini artırabilir.

Trump’ın 1 Faiz Çağrısı Ne Anlama Geliyor? ABD Ekonomisi İçin Risk Oluşabilir
14.07.2025 - 17:54
03.08.2025

Trump’ın %1 Faiz Talebi Ekonomide Ters Etki Yaratabilir

Eski ABD Başkanı Donald Trump, Merkez Bankası’nın (Fed) politika faizini %1 seviyesine çekmesi gerektiğini savunuyor. Bu adımın devletin borçlanma maliyetlerini düşürerek büyüyen bütçe açığını finanse etmeye yardımcı olacağını söylüyor. Ancak bu kadar düşük bir faiz oranı, genellikle ciddi ekonomik durgunlukların ve yüksek işsizliğin olduğu dönemlerde uygulanır.


Mevcut Ekonomik Veriler Bu Talebi Desteklemiyor

ABD ekonomisi hâlihazırda tam istihdam seviyesine yakın, büyüme devam ediyor ve enflasyon %2’lik hedefin üzerinde. Bu koşullarda yapılacak sert faiz indirimleri, piyasalar tarafından Fed’in siyasi baskılara boyun eğdiği şeklinde yorumlanabilir. Bu da, özellikle 36 trilyon dolarlık ABD tahvil piyasasında güven kaybı ve enflasyon beklentilerinde kopma yaratabilir.


Ekonomistlerden Uyarı: Enflasyon Tetiklenebilir

Uzmanlara göre faizlerin hızlı biçimde %1’e düşürülmesi, klasik uzun vadeli faiz düşüşü etkisi yaratmayabilir. Aksine, enflasyonun yeniden alevlenmesine ve Fed’in bağımsızlığına dair endişelerin artmasına yol açabilir. Şu anda %4,25-4,50 aralığında olan politika faizinde bir miktar gevşeme alanı bulunsa da, Trump’ın önerdiği kadar keskin bir düşüş makul karşılanmıyor.


Geçmişte %1 Faiz Ne Zaman Uygulandı?

Son 25 yılda %1 faiz seviyesi birçok kez görüldü, ancak bu dönemler genellikle kriz zamanlarına denk geldi. 2003’te Irak işgali ve 11 Eylül saldırıları sonrası, 2009’da küresel finans krizinin ardından ve 2020’de COVID-19 pandemisi sırasında Fed faizleri bu seviyelere düşürülmüştü. Yani %1 faiz, “güçlü ekonomi” değil, “zor durumda bir ekonomi” işareti olarak görülüyor.


Fed Ne Yapar, Ne Yapamaz?

Fed’in faiz politikası ekonomik beklentiler üzerinde büyük etki yaratır, ancak doğrudan her faizi belirlemez. Federal fonlama oranı yalnızca bankalar arası gecelik borçlanmalarda kullanılır, fakat bu oran diğer tüm faiz türlerini etkileyen bir referans noktasıdır. Konut kredileri, şirket borçlanmaları, kredi kartı faizleri ve özellikle ABD Hazine tahvilleri buna bağlı olarak şekillenir. Ancak bu oranlar, doğrudan Fed tarafından belirlenmez; piyasa dinamikleri ve risk algısı da büyük rol oynar.


Sonuç Olarak

Trump’ın faiz oranlarını %1’e çekme çağrısı, görünüşte borçlanmayı ucuzlatmak amacı taşısa da, piyasalarda güvensizlik, enflasyon artışı ve Merkez Bankası bağımsızlığına zarar riski barındırıyor. Böyle bir hamle, güçlü bir ekonomi algısından çok, krize hazırlık sinyali olarak algılanabilir.

Mobil Alt Banner