Gusül (Boy) Abdesti Nasıl Alınır? Kadın ve Erkek İçin Adım Adım Gusül Abdesti Alınışı ve Farzları
Gusül abdesti nasıl alınır, farzları ve sünnetleri nelerdir? Kadın ve erkek arasında fark var mı? Adım adım doğru gusül abdesti almayı öğrenin.

Gusül Nedir?
Gusül kelimesi, Arapça kökenli “gasl” fiilinden gelir ve “yıkamak, temizlemek” anlamını taşır. Dinî literatürde ise, kişinin tüm bedenini temiz su ile yıkaması şeklinde yapılan büyük temizlik ibadetidir. Fıkıhta, abdeste “küçük temizlik”, gusle ise “büyük temizlik” denilir. Abdesti gerektiren durumlara küçük hades (hades-i asgar), guslü gerektiren durumlara ise büyük hades (hades-i ekber) adı verilir. Halk arasında yaygın olarak “boy abdesti” olarak da bilinir.
Kısaca gusül, bedensel kirlerden değil, manevî temizlik gerektiren hâllerden arınmak için yapılan ibadettir. Bu yönüyle, hem fiziksel hem de ruhsal bir yenilenme anlamı taşır.
GUSÜL ABDESTİ NASIL ALINIR?
Gusül abdesti alınışı şöyle:
1. “Eûzü-Besmele” çekilir, sol ayakla gusül yerine (banyoya) girilir.
2. “Niyet ettim Allah rızası için gusül abdesti almaya” diyerek niyet edilir.
3. Eller bileklere kadar yıkanır.
4. Sol elle edep yerleri temizlenir.
5. Sağ avuçla üç kez ağıza su alınır, her defasında gargara yapılır. (Oruçluysa suyun boğaza kaçmamasına dikkat edilir.)
6. Sağ avuçla üç kez buruna su çekilir, her defasında sol elle burun temizlenir.
7. Normal namaz abdesti alınır.
8. Önce başa, sonra sağ omuza, ardından sol omuza üçer defa su dökülür.
9. Vücudun tamamı ovuşturularak yıkanır; iğne ucu kadar kuru yer kalmaz.
10. Saç, sakal, bıyık dipleri, göbek boşluğu ve küpe delikleri iyice yıkanır.
11.Tüm bu adımlar tamamlandığında gusül abdesti tamamlanmış olur.

Gusül Abdesti Nasıl Alınır ? ( Resimli )

Gusül Abdestinin Farzları Nelerdir ?
Bir kere ağza dolu dolu su vermek,
Bir kere burna su çekmek
Bir kere bütün vücudu yıkayıp, temizlemek
Ağzı, burnu ve bütün vucüdu en az bir kere yıkamak farzdır. Bu yıkamayı 3'e çıkaran kimse ise, farzı yerine getirir aynı zamanda sünnet sevabınıda almış olur.
Gusül Abdesti Kadın ve Erkek Arasında Fark Var mı?
Gusül abdesti, kadın ve erkek için temel olarak aynıdır. Her iki cins de aynı şekilde niyet eder, ağız ve burun içini yıkar, ardından tüm vücudu kuru yer kalmayacak şekilde temiz suyla yıkar. Guslün farzları ve sünnetleri bakımından fark bulunmaz.
Ancak bazı durumsal farklılıklar vardır:
Kadınlar hayız (adet) ve nifas (lohusalık) hallerinden sonra gusül almakla yükümlüdür.
Erkekler için ise gusül gerektiren hâl genellikle cünüplük, yani cinsel ilişki veya meni gelmesi durumudur.
Kadınların saç örgülerini çözmeden yıkamaları da caizdir; suyun saç diplerine ulaşması yeterlidir.
Kısacası guslün şekli değişmez, sadece sebebi kadın ve erkek için farklı olabilir.
Gusül Abdestini Gerektiren Durumlar
Gusül abdestinin farz olduğu üç temel durum vardır. Bunlar, kişinin dinen temizlenmesini zorunlu kılan hâllerdir.
Cünüplük Hâli:
Cünüplük iki şekilde meydana gelir:
a. Şehvetle meninin gelmesi:
Kişi uyanıkken veya uykudayken herhangi bir cinsel temas olmadan, sadece şehvet sonucu meni gelirse gusül farz olur. Fakihlerin çoğu, meninin mutlaka şehvetle çıkması gerektiğini söyler. Bu nedenle, hastalık, düşme ya da ağır kaldırma gibi sebeplerle gelen meni cünüplük sayılmaz.
Bir kişi sabah uyandığında ihtilâm olduğunu hatırlamasa bile elbisesinde meni izi görürse gusletmesi gerekir. Fakat tam tersi durumda, rüya hatırlanır ama meni izi bulunmazsa gusül gerekmez.
b. Cinsel birleşme:
Cinsel ilişki gerçekleştiğinde, meninin gelmesi şart olmadan bile gusül farz olur. Yani birleşmenin kendisi cünüplük sebebidir.
Hayız (Adet) Hâli:
Kadınlar, adet dönemleri sona erdiğinde gusül abdesti almakla yükümlüdür. Bu temizlik, ibadetlerin yeniden yapılabilmesi için şarttır.Nifas (Lohusalık) Hâli:
Doğum yapan kadınlar, doğumdan sonraki kanama dönemi bitince gusül alarak temizlenirler. Nifas hâlinin sona ermesiyle gusül farz hale gelir.
Gusül Abdesti Olmadan Yapılması Haram Olanlar
Gusül abdesti gerektiren hâlde bulunan bir kimsenin bazı ibadet ve davranışları yerine getirmesi dinen yasaklanmıştır. Bu durumdan arınmadan şu fiilleri yapmak haram sayılır:
Namaz kılmak:
Cünüp, hayız veya nifas hâlindeki bir kişi, gusül almadan namaz kılamaz. Farz, vacip veya nafile olması fark etmez.Kur’an okumak:
Ezberden veya Mushaf’a bakarak, bir âyet dahi olsa Kur’an okumak haramdır. Ancak dua veya övgü içeren âyetleri, tilavet niyeti olmadan dua amacıyla okumak caiz görülmüştür. Kelime-i şehadet, tesbih ve tekbir ifadelerini söylemekte ise sakınca yoktur.Kur’an’a el sürmek:
Guslü olmayan kimse, Mushaf’a veya içinde âyet bulunan herhangi bir yazıya el süremez. Bu hüküm, tam âyet için de, yarım âyet için de geçerlidir.Kâbe’yi tavaf etmek:
Tavaf, namaz hükmünde olduğu için gusülsüz bir şekilde yapılması caiz değildir.Camiye girmek veya içinden geçmek:
Zaruret hâli dışında, cünüp veya lohusa bir kimsenin camiye girmesi ya da içinden geçmesi yasaktır.Üzerinde âyet bulunan eşyalara dokunmak:
Üzerinde Kur’an âyetleri bulunan altın, gümüş para, kolye veya levhalara el sürmek de haramdır.Oruçla ilgili durum:
Cünüp kimse oruç tutabilir ancak gusül alana kadar bazı ibadetlerden uzak durur. Fakat hayız ve nifas hâlindeki kadınların bu hâl devam ederken oruç tutmaları caiz değildir.
Gusül Abdestinin Müstehap Olduğu Durumlar
Gusül abdestinin farz olmadığı, ancak alınmasının dinen güzel ve sevap kabul edildiği bazı durumlar vardır. Bu hâllerde gusül, hem bedenin hem de ruhun arınmasına vesile olur.
Cenaze yıkayan kişinin, kan aldıran veya kan veren kimsenin gusletmesi müstehaptır. Mekke veya Medine gibi kutsal beldelere girmeden önce gusül almak, bu mekânlara saygının bir göstergesidir.
Ayrıca Berat ve Kadir gecelerini ihya etmek isteyenlerin, bu mübarek gecelere temiz bir şekilde girmeleri tavsiye edilmiştir. Önemli bir toplantıya katılmadan, yeni elbise giymeden veya işlediği bir günahtan samimi bir şekilde tövbe eden kişinin gusül alması da sünnete uygun bir davranış sayılır.
GUSÜL ABDESTİ İLE İLGİLİ AYETLER
"Ey iman edenler! Namaz kılmaya kalktığınız zaman yüzlerinizi, dirseklerinize kadar ellerinizi yıkayın; başlarınızı meshedip, topuklara kadar ayaklarınızı da (yıkayın). Eğer cünüp oldunuz ise, boy abdesti alın. Hasta, yahut yolculuk halinde bulunursanız, yahut biriniz tuvaletten gelirse, yahut da kadınlara dokunmuşsanız (cinsî birleşme yapmışsanız) ve bu hallerde su bulamamışsanız temiz toprakla teyemmüm edin de yüzünüzü ve (dirseklere kadar) ellerinizi onunla meshedin. Allah size herhangi bir güçlük çıkarmak istemez; fakat sizi tertemiz kılmak ve size (ihsan ettiği) nimetini tamamlamak ister; umulur ki şükredersiniz." (Mâide sûresi 6)
"Ey iman edenler! Siz sarhoş iken -ne söylediğinizi bilinceye kadar- cünüp iken de -yolcu olan müstesna- gusül edinceye kadar namaza yaklaşmayın. Eğer hasta olur veya bir yolculuk üzerinde bulunursanız, yahut sizden biriniz ayak yolundan gelirse, yahut kadınlara dokunup da (bu durumlarda) su bulamamışsanız o zaman temiz bir toprakla teyemmüm edin: Yüzlerinize ve ellerinize sürün. Şüphesiz Allah çok affedici ve bağışlayıcıdır." (Nîsa sûresi 43)
Gusül Abdesti ile İlgili Hadisler
Hz. Aişe’nin (r.a.) Anlattığına Göre Peygamber Efendimizin (s.a.v.) Gusül Abdesti Alışı
“Resûlullah, cünüplükten dolayı guslederken, önce ellerini yıkamakla başlar sonra avret yerini yıkar, sonra namaz abdesti gibi abdest alır. Ondan sonra su alarak saçlarını iyice yıkar. Daha sonra başına üç defa su döker, ondan sonra da bedeninin diğer kısımlarına su dökerdi. Arkassından da ayaklarını yıkardı.” (Müslim, Hayz, 35)
Selmân el-Fârisî’nin (r.a.) Rivayetine Göre Peygamber Efendimizin (s.a.v.) Sözü
“Bir kimse cuma günü gusül abdesti alır, elinden geldiği kadar temizlenir, ya kendi özel kokusundan veya evinde bulunan güzel kokudan sürünür ve evinden çıkar, iki kişinin arasına girmez, sonra üzerine farz olan namazı kılar, imam hutbe okurken susup onu dinlerse, o cuma ile öteki cuma arasındaki günahları bağışlanır.” (Buhârî, Cum’a 6)
Peygamber (s.a.v.) Efendimiz buyurdular:
“Cuma günü abdest alan kimse iyi bir iş yapmıştır. Guslederse bu daha da faziletlidir.” (Buhârî Vudû’, 46)
Hadis-i Şerifte Buyrulur:
"Fahr-i Kâinât Efendimiz, gusül abdesti alması gereken durumlarda, gusledinceye kadar abdestsiz durmamak için, ellerini duvara vurup teyemmüm ederdi." (Heysemî, I, 264)
Akîl bin Ebî Tâlib’in (r.a.) Rivayetine Göre Peygamber Efendimiz’in (s.a.v.) Sözleri
“Abdest için bir müdd, gusül için de bir sa‘ su yeterlidir.» (Bir sa‘ 4 müd’dür, yani 3,328 kgr’dır.) buyurduğunu rivâyet etmişti. Orada bulunan bir zât:
“–Bu kadar su bize yetmez.” dedi. Bunun üzerine Akîl (r.a.), Rasûlullah Efendimiz’i kastederek şöyle cevap verdi:
“–Bu kadar su, senden daha hayırlı ve saçı senden daha çok olan zâta yetiyordu.” (İbn-i Mâce, Tahâret, 1)
Hadis-i Şerifte Buyrulur:
“İki sünnet yeri kavuştuğu zaman boşalma olmasa bile gusül gerekir.” (Buhârî, Gasl, 28)
Peygamber Efendimiz (s.a.v.) Nasıl Gusül Abdesti Alırdı?
Hz. Aişe (r.a.)’nin rivayetlerine göre Peygamber Efendimiz’in gusül abdesti alış şekli şu sırayla olmuştur:
Ellerini yıkardı.
Gusle başlamadan önce her iki elini bileklere kadar güzelce yıkardı.Avret yerini temizlerdi.
Gusülden önce bedeninde bulunan kir veya pisliği giderirdi.Abdest alırdı.
Namaz abdesti gibi tam bir abdest alır, ancak ayaklarını en sona bırakırdı.Başına su dökerdi.
Ellerine su alarak üç defa başının üstüne döker, saç diplerine suyun ulaştığından emin olurdu.Tüm vücudunu yıkardı.
Önce sağ tarafını, ardından sol tarafını yıkayarak suyun her yere ulaşmasını sağlardı.Yer değiştirip ayaklarını yıkardı.
Gusül tamamlandıktan sonra temiz bir yere geçip ayaklarını yıkayarak abdesti tamamlardı.
Bu şekilde Efendimiz (s.a.v.), hem bedensel hem ruhsal bir temizlik gerçekleştirmiş olurdu.
Gusül Abdestinden Sonra Abdest Alınır mı?
Gusül abdesti, baştan sona doğru şekilde alındığında zaten içinde normal abdestin tüm rükünlerini barındırır. Bu nedenle ayrıca abdest almak gerekmez.
Peygamber Efendimiz (s.a.v.)’in uygulamasında da, gusül esnasında abdest aldığı ve ardından namaza geçtiği rivayet edilmiştir. Ancak kişi gusül sırasında abdest uzuvlarını (yüz, eller, baş, ayaklar) tam olarak yıkamışsa, gusülün ardından yeniden abdest almaya ihtiyaç yoktur.
Sadece şu durumda yeniden abdest alınması gerekir:
Gusülden sonra namazdan önce abdesti bozan bir hâl (örneğin tuvalet ihtiyacı, uyuma, kan gelmesi vb.) meydana gelirse, o zaman yeniden abdest almak farz olur.
Kısacası; doğru şekilde alınan bir gusül, abdest yerine de geçer.
Gusül Abdesti Sırasında Vesvese Geliyorsa Ne Yapmalı?
Gusül esnasında “acaba su her yere ulaştı mı, guslüm kabul oldu mu?” gibi düşüncelerle tereddüt yaşamak birçok kişide görülen bir durumdur. Bu hâl vesvese olarak adlandırılır ve şeytanın kişiyi ibadetten soğutma, huzursuz etme çabasıdır.
Böyle bir durumda yapılması gerekenler:
Aşırı sorgulamayı bırak.
Gusül abdesti, suyun vücudun her yerine ulaşmasıyla tamam olur. Su temas ettiğinden eminsen, tekrar tekrar yıkamana gerek yoktur.Kesin bilgiye dayan.
“Eminim su değdi” diyebiliyorsan, guslün geçerlidir. Vesveseyle hareket edip emin olduğun hâlde yeniden yıkamak ibadet sevabını azaltır.Kısa ve net niyet et.
“Niyet ettim gusül abdesti almaya” deyip uygulamaya geç; fazla cümle kurmaya veya niyeti tekrar etmeye gerek yoktur.Şeytanın vesvesesine aldırma.
Peygamber Efendimiz (s.a.v.), vesveseye kapılan kimselere “Artık bırak, yeterince yıkandın” demeyi tavsiye etmiştir.Rahat bir zihinle hareket et.
Gusül ibadeti zorluk değil, temizlik ve huzur vesilesidir. Bu bilinci koruyarak hareket etmek, vesveseyi zamanla azaltır.
Unutma; vesveseye kulak vermek, temizlik değil takıntı getirir. Gusül, sade ve güven dolu bir niyetle yapılmalıdır.
Gusül Abdesti Alırken Giyinik Durmanın Önemi
Gusül abdesti mahrem bir ibadettir; hem bedenin hem ruhun temizlenmesi amaçlanır. Bu ibadet sırasında mahremiyetin korunması, dinin edep anlayışı açısından son derece önemlidir.
İslam’da, kişi yalnız dahi olsa avret yerlerini gereksiz yere açmaması tavsiye edilir. Bu nedenle gusül alınırken tamamen çıplak kalmak yerine, vücudu örtecek şekilde giyinik veya en azından alt kısmı kapalı biçimde olmak edebe daha uygundur.
Peygamber Efendimiz (s.a.v.), “Allah, haya sahibidir; haya ve örtünmeyi sever.” buyurarak müminin, yalnızken bile edepli davranmasını öğütlemiştir.
Elbette, guslün sahih olması için suyun bedene tam ulaşması gerekir; bu yüzden giyinik olmak, guslü engelleyecek bir örtüyle değil, ince ve suyun geçmesine mani olmayan bir bez ya da örtüyle olmalıdır.
Sonuç olarak, gusül alırken giyinik veya yarı örtülü olmak ibadetin geçerliliğini değil, edepli oluşunu güçlendirir. Bu tutum, hem Allah’a karşı saygının hem de içsel haya bilincinin bir göstergesidir.
Gusül Abdesti Alırken Başa Üç Kere Su Dökmenin Önemi
Gusül abdesti sırasında başa üç kez su dökmek, Peygamber Efendimiz (s.a.v.)’in uygulamasına dayanan bir sünnettir. Bu uygulama, hem bedenin tamamen temizlenmesini hem de ibadetin ölçülü bir şekilde yapılmasını sağlar.
Hz. Aişe (r.a.)’nin rivayet ettiğine göre, Resûlullah (s.a.v.) gusül abdesti alırken önce ellerini ve avret yerini yıkamış, ardından başına üç defa su dökmüş, sonra vücudunun kalan kısmını yıkamıştır.
Başa üç kez su dökmenin hikmeti, saç diplerine suyun tamamen ulaşmasını garanti altına almaktır. Saçın yoğun ya da uzun olması fark etmeksizin, üç kez dökülen su ile hem temizlik tamamlanır hem de sünnet yerine getirilmiş olur.
Bu uygulama zorunlu (farz) değil, sünnettir; yani bir kez su dökmekle de gusül geçerli olur. Ancak üç kez yapmak, hem Peygamberimizin örnekliğine uymak hem de temizlikte titiz davranmak açısından daha faziletli kabul edilir.
Abdest ve Gusle Sağdan Başlamanın Önemi
Abdest ve gusül gibi temizlik ibadetlerinde sağ taraftan başlamak, Peygamber Efendimiz (s.a.v.)’in sünnetine uygun bir davranıştır. Bu alışkanlık sadece temizlikte değil, giyinmekten yemek yemeye kadar birçok günlük eylemde de teşvik edilmiştir.
Hz. Aişe (r.a.) şöyle rivayet etmiştir:
“Resûlullah (s.a.v.), abdest alırken, ayakkabı giyerken, saçını tararken ve diğer işlerinde daima sağdan başlardı.”
Bu uygulamanın hikmeti, sağın temizlik, bereket ve uğurla ilişkilendirilmiş olmasıdır. Mümin kişi her işine sağdan başlamakla hem Peygamberimizin sünnetine uyar hem de manevi bir denge ve düzeni korur.
Gusül abdesti sırasında da önce sağ omuzdan, sonra sol omuzdan su dökmek sünnettir. Böylece hem temizlik adabı yerine getirilmiş olur hem de ibadete saygı gösterilmiş olur.
Sağdan başlamak küçük bir ayrıntı gibi görünse de, sünnet bilincini canlı tutan ve ibadeti güzelleştiren önemli bir edep kuralıdır.
İdrardan Sonra Gelen Sıvı (Vedî) Gusül Abdesti Gerektirir mi?
İdrardan sonra bazen gelen beyazımsı, yoğun ve yapışkan sıvıya vedî denir. Bu sıvı genellikle idrar yolunun tam boşalmamasından kaynaklanır ve cinsel istekle bir ilgisi yoktur.
Vedî geldiğinde gusül abdesti gerekmez. Çünkü bu sıvı, cünüplüğe sebep olan meni gibi değildir; yalnızca normal abdestin bozulmasına neden olur.
Yapılması gereken, vedî gelen bölgeyi temizleyip elbiseye bulaştıysa o kısmı yıkamak ve ardından sadece normal abdest almaktır.
Özetle;
Vedî guslü gerektirmez.
Sadece abdesti bozar.
Temizlenip yeniden abdest alınması yeterlidir.
Gusül Abdestinin Sünnetleri Nelerdir?
Cünüplükten temizlenmek niyetiyle yıkanmaya başlamak.
Besmele ile başlamak.
Elleri üç defa yıkamak.
Avret yerlerini ve varsa bedenindeki necaseti temizlemek.
Namaz abdesti gibi abdest almak.
Parmaklarla saç diplerine suyun ulaşmasını sağlamak.
Önce sağ, sonra sol omuza üçer kez su dökmek.
Tüm vücudu ovalayarak yıkamak.
Her organı üç defa yıkamak ve bu sırayı korumak.
Gusül Abdesti Nedir?
Gusül abdesti, İslam dininde bedenin tamamını temiz suyla yıkayarak yapılan büyük temizlik ibadetidir. Cünüplük, hayız (adet) ve nifas (lohusalık) hâllerinden sonra alınması farz olan bir temizliktir. Kelime anlamı “yıkanmak” olan gusül, hem fiziksel hem de manevi arınmayı ifade eder.
Gusül abdesti alındığında kişi ibadet etmeye, namaz kılmaya ve Kur’an okumaya yeniden uygun hale gelir. Bu temizlikte suyun bütün vücuda ulaşması gerekir; yani saç, sakal, deri ve ağız içi dâhil her yerin temizlenmesi guslün şartıdır.
İslam’da gusül abdesti, sadece hijyen açısından değil, ruhsal tazelenme ve ibadet bilincini koruma açısından da büyük önem taşır.
Gusül Abdestinin Önemi
Gusül, sözlükte “yıkama, temizlenme” anlamına gelir. Dini terim olarak ise; cünüplük, hayız ve nifas gibi hükmî kirliliklerden arınmak için tüm bedenin suyla yıkanmasıdır. Türkçede “boy abdesti” olarak bilinir. Kur’an-ı Kerim’de bu temizlik gusl ve taharet kökleriyle ifade edilir. Hadislerde de gusül ve türevleri sıkça yer alır. Gusül abdesti, sadece temizlik değil, aynı zamanda ibadet yönüyle de büyük önem taşır.

Panik Atak ve Anksiyete Arasındaki Fark Nedir?

Panik Atak Nedir, Neden Olur ve Nasıl Geçer?

Kadınların Girmesinin Yasak Olduğu Gizemli Japon Adası: Okinoshima

Beyaz ve Kırmızı Sivilcelere Son! 15 Günde Etkili Doğal Cilt Formülü

Fenerbahçe'de sürpriz gelişme: Emre Mor yeniden dönüyor



