Altın Fiyatları ABD Faiz İndirimi Beklentileriyle Yükseldi

Altın Yatırımcıların Gözdesi Olmayı Sürdürüyor

Altın fiyatları, yatırımcıların ABD faiz oranlarına ilişkin beklentileri değerlendirmesiyle yükseliş trendini koruyor. Özellikle ABD Merkez Bankası Başkanı Jerome Powell’ın Jackson Hole toplantısında yaptığı açıklamalar, piyasalar üzerinde doğrudan etkili oldu.

İlginizi Çekebilir

Yeni Trafik Sigortası Kuralları Açıklandı: Hasarsız Sürücüye İndirim, Hasarlıya Yüksek Prim

Powell’dan Faiz İndirimi Sinyali

Powell, Eylül ayında faiz indirimi ihtimaline temkinli bir şekilde kapı araladı. İş gücü piyasasındaki risklerin arttığını dile getiren Powell, mevcut para politikası duruşunda bir ayarlama gerekebileceğini ifade etti. Ancak aynı zamanda tarife kaynaklı enflasyon endişelerinin sürdüğünü de vurguladı.

İlginizi Çekebilir

Bitcoin Gece Yarısı Sert Düştü! 118 Bin Dolardan 110 Bin Dolara Geriledi

Piyasalarda Güçlü İhtimal

Swap piyasaları, Fed’in gelecek ay faizleri düşürme ihtimalini %85’in üzerinde fiyatlıyor. Ancak Eylül sonrası için tablo net değil. Powell’ın konuşması, geçen yılki toplantıda verdiği kadar net bir mesaj içermese de, Fed’in zorlu bir ekonomik ortamda karar almak zorunda olduğunu ortaya koydu.

Altın 3.367 Dolarda

Cuma günü yüzde 1,1 değer kazanan ons altın, haftanın son işlem günlerinde 3.367 dolar seviyesinden işlem gördü. Powell’ın açıklamalarının ardından güvenli liman talebinin artmasıyla altın yükselişini sürdürdü.

Dolar ve Diğer Değerli Metaller

Bloomberg Dolar Spot Endeksi, Cuma günü yüzde 0,8 değer kaybettikten sonra yatay seyretti. Gümüş ve platin fiyatları yatay hareket ederken, paladyumda hafif bir gerileme görüldü.

Yatırımcılar İçin Beklentiler

Uzmanlara göre, Fed’in Eylül ayında faiz indirimine gitmesi durumunda altının daha da güç kazanması olası. Ancak kararın ertelenmesi halinde fiyatlarda dalgalanmaların artabileceği öngörülüyor. Kısa vadede 3.350-3.400 dolar bandının kritik seviye olduğu belirtiliyor.

Altın yatırımcıları için bu süreçte Fed’in açıklamaları, ekonomik veriler ve küresel jeopolitik gelişmeler belirleyici olmaya devam edecek.